Adapazarı Islama KöftenİN MUCİDİ
KURULUŞ 1912
Adapazarı Islama KöftenİN MUCİDİ
KURULUŞ 1912
4 jenerasyon boyunca tek bir şeye odaklandık o da sanatımızı mükemmelleştirmek ve bunu sizlerle paylaşmak. Bizim sanatımız sizlere Türkiye tarihini yaşamış bir müessese içinde, piyazdaki kendi sıkımımız zeytinyağından yetiştirdiğimiz mandaların kaymağına özenle geliştirdiğimiz lezzetleri sunmak. Umarız siz de bizim asırlık heyecanımıza dahil olursunuz ve Meşhur Köfteci Mustafa'yı deneyimlersiniz. Şimdiden afiyet olsun...
İlikli kemik suyuna, tereyağlı
İlikli kemik suyuna, tam işkembeden
İlikli kemik suyuna, kıymalı
120 gram meşe kömüründe pişen %100 dana köfte,
ilikli kemik suyu ve özel soslu kızarmış ıslama ekmeği,
domates, ev yapımı turşu biber ile
Erzincan fasülyesi, domates, maydanoz, soğan ve Ayvalık zeytinyağı ile
Ev mayası ile fermente, %100 manda sütünden
Adapazarı kestane kabağı, 8 saat taş fırında pişmiş
Kara fırın kadayıfı, karamelize şekerli
Fırında kızarmış kadayıf, geleneksel şerbet ile
Jersey inek sütü ve manda sütü karışık, az şekerli
Asırlık tarife sağdık, fermente edilmiş, siyah kuru üzüm şırası
Doğal fermente manda yoğurdundan
Islama Ekmek Dilimleri Arasına Sıkışmış Bir Tutam Mutluluk, Tuğrul Şavkay (25.07.1998)
Hürriyet Türkiye'nin En İyi 10 Köftecisi (03.03.2012) -6. Sırada,
Adapazarı'nda Köfte Nerede Yenir? - Harbiyiyorum.com (13.02.2012)
Hürriyet Türkiye'nin En İyi 10 Köftecisi (14.03.2003) -9. Sırada
Tarİhçe
Tarİhçe
1904 yılı, Adapazarı büyüyen ve verimli topraklara sahip bir kasaba. Balkanlar’daki huzursuzluk, Mustafa Beyi ve ailesini Adapazarına göç etmeye mecbur bırakmış. Hayat şartları genç Mustafa’yı ailesine destek olmak için 17 yaşında el arabasında köfte satarak hayatını kazanır duruma getirmişti. Lakin hayatta kalma yolu bir tek köfteleri olunca, Mustafa Bey gece gündüz çalışıp Adapazarı merkezinde sevilen bir köfteci olmayı başardı ve 1912 yılında ailesi ile birlikte ilk dükkanını açtı. Spesiyali olan, günümüzde ıslama köfte dediğimiz tarifi Adapazarı halkı tarafından benimsendi. İlerleyen yıllarda Alaeddin Beyi kendine ortak alarak günümüzdeki yeri olan Adapazarı, Yenicami'deki dükkanı satın aldı. Dükkana geçmekle birlikte yeni bir mücadele başlamıştı, fakat bu sefer iki ortak canla başla ürünlerin kalitesini ve çeşitliliğini arttırdı, Yenicami içinde ıslama köfte ile kendine sağlam bir yer edindi. Kurtuluş savaşı sonrası ekonomik kalkınmayla büyüyen Türkiye ve Adapazarı için de anlamlı bir laf olan "Ne kadar ekmek... o kadar köfte" hiç eksik olmazdı dükkanda bu dönemde. 1950'lere gelindiğinde Mustafa Bey'in vefatıyla ve varisinin olmaması sebebiyle Alaeddin Bey dükkanın tamamını devraldı. Mustafa Bey'in tutkusunu paylaşan Alaeddin Bey, ıslama köfteciliği ve birikimini oğlu Akif’e aktararak geleneğin devamını sağladı. Şuan Akif Bey ve oğlu Aladin Bey birlikte ürün ve mahsul kalitesini en üst standartlara taşıyarak Meşhur Köfteci Mustafa markasını sürdürüyor.
Tüm başarımızın ardında köftecilik sanatını geliştirme ve bu yenilikçiliği geçmiş değerlerle uzlaştırma düşüncesi mevcut. Alaeddin Bey zamanından beri olan 60 senelik şeflerimiz, 25 senelik ustalarımızla değerlerimizden ve birikimimizden ödün vermiyoruz. Dükkanın atmosferi ilk kurulduğundan beri değiştirilmedi, buna ahşap lambirilerden 1930'lardaki Adapazarı'lı ressamlardan tablolar dahil. Çeşitli medya mecralarında emeğimizin tanınması ürünlerimizi sürekli geliştirme çabalarımızın bir kanıtı oldu.